21. Yüzyıl Eğitim Sisteminin 4 Temel Kuralı

21. Yüzyıl Eğitim Sisteminin 4 Temel Kuralı

Özellikle teknolojik ve bilimsel gelişmelerin aydınlattığı yolda yaşanan hızlı ilerlemelerden eğitim sistemleri de payına düşeni almakta ve sürekli yenilenmektedir. Yönetici ve eğitimcilerin yoğun çaba harcadıkları öğrencilerini geleceğe hazırlamak için yeni yöntem ve çalışmaları takip ettikleri bunları kendi sınıf ve okullarında uyguladıkları görülmektedir. Yapılan planlamalar ve geliştirilen fikirler ise eğitim sistemlerinin her zamankinden daha hızlı gelişmesini sağlamaktadır.

Eğitim alanında yapılan farklı çalışmalar bizlere ezberci eğitimin etkili bir strateji olmadığını kanıtlamıştır. Öğretmen merkezli sınıflar ve öğrencilerin derse katılımına müsait olmayan fiziki imkanlar iyi bir eğitim için uygun değildir. Günümüzde özellikle özel okul veya kolejlerin sayılarının artması ile birlikte eğitimin hem fiziki hem de akademik yönü gelişmiş, eğitim standartları yukarılar taşınmıştır.

Günümüzün değişen şartlarında eğitimin rolü ve mahiyeti de değişmektedir. Toplumların homojen olduğu ve kültürlerin farklılaşmadığı alanlarda öğretmenlerin rolü öğrencilerine yaşadıkları kültürü öğretmek ve hayata hazırlamak iken, günümüzde küreselleşmenin de getirdiği; farklılıkların bir arada yaşaması ve kültürlerin farklılaşması eğitimin tek tipten uzaklaşmasına ve farklı alanlarda yeni bilgilerle öğrencilerin donanmasına neden olmuştur.

Öyleyse 21. Yüzyılda Eğitimin Rolü Nedir?
Eğitimin özünde yer alan, öğrencileri geleceğe aktif ve başarılı bir şekilde hazırlayıp içinde yaşadıkları topluma yararlı birer birey olmalarına yardımcı olmaktır. Bu açıdan bakıldığında eğitimin özünde yer alan bu amacın değişmediği görülmektedir.

Peki eğitimde herhangi bir değişim olmadıysa neden 21. Yüzyıl için farklı bir anlayıştan söz ediyoruz. Evet eğitim değişmedi fakat değişen toplum ve zihin dünyaları oldu. Öğrencilerin rolleri değişmedi okul sonrası içinde yer alacakları toplumdaki rolleri değişikliğe uğradı. Bu nedenle “21. Yüzyıl” kavramı bünyesinde farklı algılar büyütmektedir. Kolejlerin ülkemizde yaşanan bu değişime hızlı bir şekilde ayak uydurdukları görülmektedir.

Peki 21. Yüzyılda Eğitim Sistemindeki 4 Temel Kural Nedir?

Eğitimin Öğrenci Merkezli Olması
Öğrenci merkezli eğitimin temelinde; düşünme, algılama ve problem çözme yeteneği gelişmiş, yeni fikirlere açık, bireysel sorumluluk duygusuna sahip, farklı kültür ve düşünceleri yorumlayabilen, bilim ve teknoloji üretimine yatkın bireyler yetiştirmek vardır.

  • Öğrenci merkezli eğitim sonucu öğrencilerde;
  • Merak uyandırma ve planlama,
  • Araştırma ve keşfetme,
  • Çözümleme ve derinleştirme,
  • Paylaşma ve yaşantıya uygulama basamaklarını özümseyerek yaşamlarının her aşamasında bilgiyi kullanabilme becerisi gelişmektedir.


Eğitimde İşbirliğinin Var Olması
Toplumsal yaşamın her alanında var olan işbirliği eğitim sürecinde de var olmak zorundadır. Öğrenciler toplum içerisinde farklı kültür ve fikirlerle işbirliğine gitmeyi öğrenmeli değişime ve fikir paylaşımlarına açık olmalıdır. Ayrıca takım çalışmaları ve proje bazlı ortak fikirlerin öğrencilerin zihin dünyalarında işbirliğine açılan kapılar olduğunu unutmamak gerekmektedir. Özellikle öğretmenlerin bu konularda öğrencilerini desteklemesi, teşvik etmesi gerekmektedir. Böylece ortaya çıkan işbirliği fikri ve düşüncesi öncelikle öğrencilerin kendilerini geliştirmesine yardımcı olacak sonrasında ise toplum içerisinde birliktelik sağlanacaktır.

Öğrenme Metinlerinin Olması
Öğrenci merkezli öğrenmede öğretmen bütün kontrolünü bırakmaz. Hala sınıfın yönlendirilmesi ve rehberlik kontrolü öğretmenin ellerindedir. Öğrencilere yeni kapılar açacak onların fikirlerini test etmelerini sağlayacak ve geliştirecek olan yine öğretmen olmaktadır. Öğrencilerin ilgi ve yetenekleri doğrultusunda ilgili alanlara ve kaynaklara yönlendirmek başarı için ilk adım ve kısa bir yoldur. Öğretmen bu noktada bir motivasyon aracı olmaktadır.

Okul ve Toplum Arasında Entegrasyon Olması
Okullar sadece öğrenci ve öğretmenlerden oluşmaz, öğrencinin çevresinde bulunan herkesin okul içerisinde bir şekilde yer alması gerekmektedir. Çünkü öğrenciler gelecekte bu toplum içinde yaşayacak vatandaşlardır. Doğru modellemelerle birlikte öğrenmeleri gereken bilgiler bugünün öğrencilerini yarın toplum içerisinde örnek olarak gösterilecek bireyler olarak yetiştirecektir. Özel okul ve kolejlerin bu alanda oluşturdukları yeterlilik ve farkındalık gelecek için önemli bir ışık sunmaktadır.

21. Yüzyıl Eğitim Sistemi tabi ki 4 kuraldan oluşmamaktadır. Yukarıda saydığımız 4 kural geleceğimizi temellendirecek adımları saymaktadır. Sayılan kuralların üzerine koyacağımız bilgi ve tecrübeler ile geleceği şekillendireceğiz. Bütün öğrenci ve aileleri ile öğretmenlerimize başarılı bir eğitim öğretim yılı dileriz.