Karne Günü Çocuğunuza Nasıl Tepki Vermelisiniz?

Karne Günü Çocuğunuza Nasıl Tepki Vermelisiniz?
Hangi duyguyu, ne zaman, nasıl kullanmanız gerektiğini iyi bilmelisiniz.Tabi ki karne günü hem siz hem de çocuğunuz önemli olan günlerden biri. Çünkü ebeveyn olarak, çocuğunuzun okulda iyi çalışmasını, başarılı olmasını ve iyi bir karne almasını istersiniz. Bu beklentiler doğrultusunda, çocuğunuz size göre yeteri kadar iyi olmayan bir karneyle eve geldiğinde nasıl tepki vereceğiniz konusunda zorlanabilirsiniz. Hiç sorun yokmuş gibi umursamaz mı davranmalısınız yoksa notları hakkında uzun bir nutuk atıp hararetli bir tartışmaya mı tutuşmalısınız? Ya da kötü notları için onu hemen cezalandırmalı mısınız? Bunların hepsi o an için cazip seçenekler gibi görünse de hiçbirinin çocuğunuzun notlarını geliştirmesine olumlu katkısı olmaz. Bu nedenle tepki vermeden önce çocuğunuzun ruhsal sağlığını olumsuz etkileyeceğinizi hatırlayıp, duygularınızı düzenlemeniz önemli.
 
Sağlıklı Bir Tepki Nasıl Verilir?
 
Kötü notlar getiren bir öğrenci çeşitli sorunlar yaşıyor olabilir. Dikkat sorunu yaşıyor ya da biraz tembel olabilir. Ödevlerini zamanında yapmıyor veya öğrenmede ve anlamada sorun yaşıyor olabilir. Aile içinde yaşanan huzursuzluklar çocuğunuzun akademik başarısını olumsuz etkiliyor da olabilir. Onun kötü notlar almasının nedeni her ne olursa olsun, ebeveyn olarak karnesine yönelik sağlıklı bir tepki verebilmek ve uzun dönemde notlarını iyileştirmesine destek olabilmek önemlidir.
 
> Çocuğunuzla Karne Gününden Önce Konuşun: Karne gününden önce çocuğunuzla notları hakkında konuşmak hem onu rahatlatacaktır hem de sizi karne gününe hazırlayacaktır. Sınavlar ve notlar hakkında ne düşündüğünüzü anlatın ve çocuğunuzdan beklentilerinizi ona açıkça anlatın. Bu önemli konuşmayı karne gününe bırakmamak önemli!
 
> Sakinliğinizi Koruyun: Karne günü bağırmak, çığlık atmak ve uzun nutuklar çekmek çocuğunuzun ileride notlarını korkmadan bilinçli olarak yükseltmesine yardımcı olmaz. Ayrıca bu notları artık değiştiremezsiniz de. Bu yüzden onları düşünmek yerine duygusal olarak kendinizi kontrol altına aldıktan sonra bu notların nedenleri ve çocuğunuzun gelecekte bu notları değiştirmesine nasıl yardımcı olabileceğiniz hakkında düşünün.
 
> Sorun ve Suçlu Aramayın, Çözüm Üretin: Karne günü hızlı tepki vermemeye çalışın. Çünkü ilk tepkiniz öfke, sinir ve hayal kırıklığı olabilir. Olumsuz duygularınızı düzenleyebilmek ve çocuğunuza sağlıklı bir tepki verebilmek için zamana ihtiyacınız var. Bu nedenle sakinleşmek için kendinize zaman tanıyın. Çözüm arayan bir tutumla çocuğunuzla birlikte başarısızlıktan dersler çıkarıp geleceğe yönelik tedbirlerinizi alın. Suçlu yerine çözüm arayın!
 
> Çocuğunuz Sadece Nottan İbaret Değil, Unutmayın: Notlar, çocuğunuzun kim olduğunu, neler bildiğini ve neler yapabileceğini kısmen yansıtır. Zekanın bu dar tanımlaması, çocuğunuzun duygusal zekası, spontanlığı, dürüstlüğü, güvenilirliği, cesareti, duyarlılığı ve yaratıcılığı gibi bir dizi diğer önemli özelliği ölçemez. Çocuğunuzu tek boyutlu değerlendirmeyin, tüm yönleri ile kabul etmelisiniz.
 
> Çocuğunuzu Yargılamadan Önce Onu Dinleyin: Çocuğunuza kötü notlar ile ilgili ders verici bir nutuk atmaya başlamadan önce konuşmaya kötü notlarıyla ilgili ne düşündüğünü sorarak başlayın. Onu anlamak için “Karnedeki notlar ile ilgili neler hissediyorsun? Seni şaşırtan notlar var mı? Gelecek sefer için bir hedefin var mı?” gibi sorular sorun. Yargılamak yerine anlamaya çalışın!
 
> Kötü Notların Nedenlerini Anlayın: Çocuğunuzla ve öğretmeniyle konuşup notlarının nedenlerini anlamaya çalışın. Ödevlerini yapmama ve testlerde performans gösterememe yüzeysel nedenler olabilir. Sorunu çözebilmek için daha derindeki nedenleri görmeye çalışın. Çocuğunuzla öğretmeni arasında iletişimsizlik ve çatışmalar yaşanıyor, işledikleri konular zor geliyor ya da ilgisini çekmiyor olabilir. Zaman kullanımını, verimli ders çalışma tekniklerini ve kendini düzenlemeyi bilmiyordur belki de. Eğer çocuğunuz bu tür sorunlar yaşıyorsa okul rehberlik danışmanından mutlaka profesyonel destek alın.
 
> Çocuğunuzu Bir De Siz Değerlendirmeyin: “Çalışkan”, “mükemmel”, “berbat”, “zeki” ve “tembel” gibi değerlendirici kelimeler kullanmak çocuğa fayda sağlamaktan ziyade zarar verir. Betimlerken çocuğunuzu sadece kendisiyle kıyaslayın. Örneğin “Geçen döneme göre bazı derslerin düşmüş görünüyor”, “Öğretmenin karnene derslere ilginin düşük olduğunu yazmış” gibi ifadelerle karnede ne gördüğünüzü anlatabilirsiniz.
 
> Çocuğunuzun Farklı Olabileceğini Kabul Edin: Onun, sizin gibi öğrenemeyeceğini unutmayın. Siz matematiği kolay bulabilir ve çok analitik bir zihne sahip olabilirsiniz, ancak çocuğunuz bu kavramları anlamakta zorlanıyor olabilir. Ona sizin gibi öğrenebildiğini farz ederek yardım etmeye çalışırsanız, başarılı olma teşebbüsleri muhtemelen felâketle sonuçlanacaktır. Çocuğunuzun farklılıklarına saygı duyun.
 
> Cezalandırmak Yerine Ona Yardım Etmeyi Önerin: Okul sporlarına veya diğer okul dışı etkinliklere katılmasına izin vermeyerek notlarının düzelmesini beklemeyin. Çocuğunuzu cezalandırmak yerine başarılı hissetmesine yardımcı olacak yollar bulun. Başarıyı herhangi bir alanda tadan çocuk, bu başarının sırrını başka alanlara da uygulayabilir.
 
> Ödüllendirmek Yerine Çabasını Takdir Edin: Eğer amacınız öğrenmeyi sevmesi ise iyi karneyle gelen çocuğunuza hediyeler, oyuncaklar, pahalı telefonlar vb. şeyler almayın. Ödülle çocuğunuza notların amacının öğrenme olmadığını öğretmiş olursunuz.
 
> Davranışla durumla çocuğunuzu ayırın: Örneğin “Bu davranışın veya bu karnen beni üzdü ama seni seviyorum.” diyebilirsiniz. Böylece, bu sonucun sizi memnun etmediğini anlar ancak onu beğenmediğinizi düşünmez. Bu da kendisini sadece karne/not olarak görmediğinizi anlamasına yardımcı olur. Aynı şekilde, yüksek not aldığında ya da karnesi çok iyi olduğunda ona “Seni çok seviyorum.” gibi yorumlardan uzak durun. Bu iletişim tarzı açıkça çocuğa sevginin yüksek notlarla bağlantılı olduğunu söyler; notlar düşerse sevginiz ne olur diye endişe duyabilir.
 
> Özsaygı Oluşturmasına Yardımcı Olun: Benlik saygısı bireyin belirli bir alanda algılanan başarısının oranı olarak görülür. Yani karne günü çocuğunuza tepkisel olarak verdiğiniz olumsuz geribildirimler onun başkaları tarafından nasıl algılandığı sorusunun cevabı olacak ve ileride düşük benlik saygısına sahip olabilecek. Gelecek dönem notlarını telafi edebilmesi için onun olumsuz yanları kadar olumlu yanlarını da görmesi gerektiğini unutmayın. Çünkü olumlu geribildirim spora gitmeden önce alınan karbonhidrat gibidir. Eğer spora enerji almadan giderseniz ağırlık kaldıracak gücünüz olmaz. Bazı aileler çocuklarına olumlu geribildirimi vermekten kaçınır. Oysa iç kaynağımızı dolduran şey gerçek ve zamanında verilen olumlu geribildirimlerdir.
 
> Gelecekteki Hedeflerinizden Sapmayın: Çocuğunuzun eğitim hayatını bir yolculuk gibi düşünün. Bu yolculuğun sonucunda varmak istediğiniz yere giderken zaman zaman tali yollara girebilirsiniz. Bu yollardan sakince çıkıp çocuğunuzun ana yola yani ana hedefe geri dönmesine destek olun.
 
Son olarak, çocuğunuzun herhangi bir davranışı, yaptıkları ya da yapamadıkları sizi hayal kırıklığına uğratıp, geleceğe yönelik korkutabilir, endişelendirebilir ya da öfkelendirebilir. Bu noktada her ebeveyn kendini kaybedip bağırabilir. Ancak, bağırma çok yüksek düzeyde olur, aşağılayıcı bir dil içerir ve tehditlerle birleştirilirse, bu duygusal istismar olarak adlandırılır. Duygusal istismar tıpkı fiziksel istismar gibi normal değil ve çocuğunuzun benlik saygısına ve uzun dönemde okul başarısına çok zarar verebilir. Bu nedenle eğer yukarıda sıralanan tavsiyelere uymakta zorlanıyor ve hala olumsuz duygularınıza kapılıp çocuğunuza karnesi için sağlıklı tepki veremeyeceğinizi düşünüyorsanız, o zaman mutlaka profesyonel yardım alın.